Sinüs ve burun boşluğu tümörleri esas olarak iyi huyludur ve vücudun başka bir kısmına yayılamaz. Bu tümörler burnun her iki tarafında ortaya çıkabilir ve genellikle yavaş büyürler. Malign sinüs tümörleri nadirdir. Skuamöz hücreli karsinom, paranazal sinüslerde ve burun boşluğunda bulunan en yaygın kanser türüdür. Diğer maligniteler de bulunabilir, örneğin:
- Adenokarsinom
- Lenfoma
- Melanom
- Genellikle ters bir papilloma adı verilen nadir bir polip türü, burnun bir tarafında bulunur ve malign olabilir.
Sinüs tümörlerin belirtileri nelerdir ve nasıl teşhis edilir?
Hastalar genellikle burun tıkanıklığı, burun tıkanıklığı ve akıntısı, sık kanlı burunlar, baş ağrısı ve / veya yüz ağrısı gibi belirsiz semptomlarla başvururlar. Hastalarda ayrıca yüz şişmesi, görme değişiklikleri veya nörolojik defisitler olabilir. Bazı hastalar asemptomatiktir.
Tanı ayrıntılı bir öykü ve fizik muayene ile başlar. BT taraması ve MRG gibi görüntüleme çalışmaları genellikle tümörü lokal olarak evrelemek ve metastaz veya yayılım olup olmadığını kontrol etmek için yapılır. BT taramaları sinüslerin ve kafatası tabanının kemikli yapılarının incelenmesi için daha iyidir. MRI, dura (beynin astarı), yörünge veya beynin kendisi gibi yumuşak doku detaylarını tanımlamak için tercih edilir. Kesin tanı koymak için tümörün biyopsisi gereklidir. Bu genellikle topikal veya lokal anestezi ile ofiste yapılabilir. Bazen biyopsi, özellikle kanama riski varsa, ameliyathane gibi daha kontrollü bir ortamda yapılmalıdır.
Nasıl tedavi edilir?
Cerrahi tedavi çoğu sinonazal tümör için ana tedavidir. Radyasyon da kullanılabilir. Tümör cerrahi olarak çıkarılamıyorsa veya cerrahiyi tolere edemeyen hastalarda radyasyon tek başına kullanılabilir. Cerrahinin ve radyoterapinin kemoterapi ile veya kemoterapi olmadan kombinasyon tedavisi belirli durumlarda verilir.
Ameliyat türü, tümörün büyüklüğüne ve yayılmasına ve cerrahın tercihine bağlı olacaktır. Yaklaşımlar harici veya endoskopik olabilir. Sinonazal tümörlerin çıkarılması, yüz bozukluğu ve konuşma ve yutma güçlüğü olan hastaları bırakabilir. Rekonstrüktif cerrahi genellikle bu problemlere yardımcı olmak için yapılır, genellikle vücudun başka yerlerinden doku kullanılır.
